Aptal. Sensin sen evet bak bana. Bak suratıma. Niye bakamıyorsun. Sende hiç utanma yok diye bilirdim ben. Söylediğin yalanlardan dolayı boynunu bükecek biri değildin sen. Ne hale geldiğimden haberin var mı hiç. Anlatayım mı biraz. Belki biraz acır içinde bir yerler. Ben tanımadığım iki günlük insanlara seni anlatır oldum. Ben, ben. Adını bir zamanlar anmayan sadece içinde taşıyan ben. Artık içime sığdıramadım anlatmaylada kalmadım olduk olmadık yerlerde herkesin içinde terkedip çıktım odayı, vurdum kapıları. Değer miydin be adam. Değip değmemen umrumda mı? Değil. Şimdi niye yazıyorsun bunları diyeceksin. İçimdeki nefret varya. Anlatılmaz. Anlatılamaz. Karşıma çıksan yüzüne tükürür geçerim. Hemde iki gün önce boynuna atlarım dediğim adama yaparım bunu. Neden? Çünkü sen bizi bitirdin ellerinle. Başka bir tene dokundun ya sen bittin benim içimde. Düştün gözümde. Kayıp gittin sen şimdi olmayan ellerimden. Beş para etmezmişsin biliyor musun. Çok tanıdık değil mi bu cümleler. Bunu pek çok kişiden duymuşsundur. En son duyacağın kişiydim ben. Ama söylüyorum işte. Numaranı silmedim duruyor ama silsemde hala hatırlıyorum diye kendimi mahvetmemek için silmedim. Başka bir numaradan mesaj atıp sövesim yok mu sanıyorsun? Ohoo, sen şimdi neler düşünüyorsundur. Seni çok sevdiğini, sana istediğin herşeyi verebileceğini. Çok güzel değil mi? Yeni dokundun ya tatlı gelir sana. Boşuna aptal demiyorum işte bende hata. Sana mesaj atacak kadar gurursuz değilim ama ne kadar düştüğümü ve seni hem içimde hem dışımda yaşattığımı ispatlayayım mı sana?
Bugün yavşayanlar yarın sen aşıksın diyip teselli eder oldular arada. Şimdi mutlu musun? Yerin dibindeyim ben. Ve Allah kahretsinki saklayamayacak kadar çok seviyorum hala.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder